Gençliği ve eğitimi: James, ilahiyatçı ve düşünür Henry James’in büyük oğlu, romancı ve eleştirmen Henry James’in ağabeyiydi. New York, Boulogne (Fransa) ve Cenevre’de öğrenim gördü. Yetişmesinde babasının felsefe ve ilahiyat görüşlerinin büyük etkisi vardı. Özellikle eleştirel yaklaşımı bu etkiden kaynaklanıyordu.
James 18 yaşındayken, dinsel konuları işleyen Amerikalı ressam William M. Hunt’ın yanında resim öğrenimine başladı. Ama kısa süre sonra bundan vazgeçerek Harvard Üniversitesi Lawrence Bilim Okulu’na girdi. Burada kimya, anatomi ve benzeri konularda dersler aldıktan sonra Harvard Tıp Okulu’nda öğrenime başladı. Ünlü doğabilimci Louis Agassiz’in Amazon’a yapacağı bir keşif gezisine asistan olarak eşlik etmek üzere öğrenimini yarıda bıraktı.
Gezi sırasında sağlığı bozulunca bir yarıyıl için yeniden Tıp Okulu’na döndü. 1867-68′de Almanya’da, enerjinin korunumu ilkesini ortaya koyan fizikçi ve fizyolog Hermann von Helmholtz, patalog Rudolf Virchow, 19. yüzyılda tıpta deneyciliğe öncülük eden Claude Bernard gibi bilim adamlarının derslerini izledi. Ayrıca o dönemin gözde psikoloji ve felsefe yapıtlarını, özellikle Kantçı idealist ve göreci Charles Renouvier’nin yapıtlarını okudu.
Renouvier’yle tanışması James’in kişiliği ve düşünsel yaşamı için bir dönüm noktası oldu. Haziran 1869′da Harvard Tıp Okulu’ nu bitirdikten sonra, bir ara intiharı bile düşünmesine yol açan ruhsal bunalım yüzünden hekimliğe hemen başlayamadı. 1872′ye değin babasının evinde okumak ve ara sıra kitap tanıtma yazıları yazmak dışında hiçbir şey yapmaksızın, yarı hasta durumda yaşadı.
Kendi anlatımına göre, Renouvier’nin özgür irade üzerine yazdıklarını okuyarak ve “özgür iradeye dayalı ilk edimim, özgür iradeye inanmak olacak” kararıyla bu durumdan kurtuldu. Psikoloji çalışmaları. 1872′de Harvard College’a fizyoloji okutmanı olarak atanan James 1876′ya değin bu görevi sürdürdü.
Fizyoloji eğitiminin giderek fizyolojik psikoloji eğitimine dönüşme süreci James’i de etkiledi. Psikoloji bir zihin felsefesi olmaktan çıkıp bir laboratuvar bilimi niteliği kazanıyordu. Felsefe de kendi kabuğundan çıkıp yöntembilim alanında yenilikler arayan bir serüvene dönüşmekteydi. James’in 1878′de Alice H. Gibbens’le evlenmesi yaşamında yeni bir dönemin başlangıcı oldu.
Eski hastalıklarından kurtuldu ve heyecanla işine sarıldı. 1880′de bir psikoloji ders kitabı yazmak için sözleşme imzaladı. Tasarladığı yapıt ancak 10 yıl sonra 1890′da The Principles of Psychology (Ruhiyat, 1933, 1937, 2 cilt) adıyla yayımlanabildi. Ders kitabı ise iki yıl sonra, bu yapıt kısaltılarak hazırlandı. Alanında hem belirleyici hem de yenilikçi bir yapıt sayılan Principles psikolojide işlev- selci bakış açısını temellendirdi. James’in yaklaşımı geleneksel zihin bilimini biyolojik disiplinler içinde eritiyor ve düşünme ile bilgiyi yaşama mücadelesinin araçları olarak ele alıyordu. James ayrıca fiziksel süreçlerin zihinsel süreçler üzerindeki etkisini inceleyen psikofiziğin ilkelerinden de yararlandı ve özgür iradeyi savundu.
Dinle ilgisi. Principles’ı tamamladıktan sonra James’in psikolojiye ilgisi zayıfladı. ABD’deki ilk psikoloji laboratuvarının kurucusu olmasına karşın laboratuvar çalışmasından da hoşlanmıyordu. Felsefe ve din sorunlarıyla karşılaştırıldığında psikoloji ona sıkıcı geliyordu.
Tanrı’nın doğası ve varlığı, ruhun ölümsüzlüğü, özgür irade ve belirlenimcilik, yaşamın değerleri üzerine araştırmalarında geçmişteki savlar için kanıt aramak yerine yeni sonuçlara varmaya çalıştı. 1880′lerin sonlarında etik ve din dersleri vermeye başladı. Sonunda ölümden sonra yaşamın kanıtlanamayacağı vargısına ulaştı. Ama ona göre, dinsel deneyimin varlığı tanrısal bir varlığın göstergesiydi.
James, özgürlüğü, şeylerin rastlantısal bir araya gelişinden doğan belli bir kararsızlık olarak ele alıyordu. Buna göre geçmiş ve bugün, geleceğin nasıl olacağım kaçınılmaz biçimde belirlemiyordu. James bu görüşlerini, 1893-1903 arasında çeşitli deneme ve derslerinde dile getirdi, daha sonra çeşitli kitaplarında topladı. Bu yapıtları arasında en önemlileri The Will to Believe and Other Essays in Popular Philosophy’dir (1897; İnanma İstemi ve Herkes için Felsefe Denemeleri).
James doğal din üzerine Gifford Konferansları vermesi için Edinburgh Üniversite- si’nden aldığı çağrıyı ancak 1901-02′de yanıtladı. Bu konferansları hazırlamak birkaç yıl boyunca çalışmalarının odak noktasını oluşturdu. The Varieties of Religious Experience (1902; Dinsel Deneyimin Türleri) başlığıyla toplanan bu konferanslar, dindarlara bilimle ve bilimsel yöntemle çatışmayan, kendilerini savunabilecekleri bir malzeme sağladı.
Felsefe çalışmaları. James bundan sonra, her zaman ilgi duyduğu felsefe sorunlarına eğildi. Pragmatizm olarak bilinen yöntemin kuramını daha 1898′de California Üniversitesi’nde, felsefi kavramlar ve günlük yaşamdaki sonuçları üzerine verdiği bir konferansta dile getirmişti. Charles Sanders Peirce’ın 1870′lerin ortalarında bilimlerin mantığına uyguladığı sıkı bir çözümlemeden kaynaklanan bu kuramı genelleştiren James bilimsel, felsefi, siyasal, toplumsal ya da kişisel her düşüncenin anlamının ancak deneyimde yol açtığı sonuçlar dizisi içinde saptanabileceğini savundu.
Ona göre doğruluk ve yanlışlık, eğer gerçekten zihnin erişebileceği sınırlar içindeyse, bu sonuçlarla özdeşti. Dinsel deneyimi incelerken de pragmatik yaklaşımını sürdüren James, bu yaklaşımı değişim ve rastlantı, özgürlük, çeşitlilik, çoğulculuk ve yenilik kavramlarına da uyguladı. Reno- uvier’yi okuduğundan beri amaçladığı da buydu.
James monizme ve bütün gerçekliğin tek parça (adeta yapıştırılmış) olduğu savma karşı polemiklerinde de pragmatik ölçütü kullandı. Ayrıca her şeye sahip olmadan hiçbir şeye sahip olunamayacağı görüşüne, her türlü erekliliğe, durağanlığa ve tamamlanmışlık düşüncesine karşı bu ölçütü ileri sürdü.
California’da Stanford Üniversitesi’nden aldığı çağrı üzerine 1906 yılında burada dersler verdi. Aynı yıl Boston’da, sonradan Pragmatism: A New Name for Old Ways of Thinking (1907; Terbiye Muhasebeleri, 1931) adıyla basılacak Lovvell Konferansları’nı verdi. “Does Consciousness Exist?” (Bilinç Var mı?), . “The Thing and Its Relations” (Şey ve İlişkileri), “The Experi- ence of Activity” (Etkinlik Deneyimi) gibi denemeleri The Journal of Philosophy’de yayımlandı. Deneysel ve pragmatik yöntemin uzantısı olan bu denemeler, James’in ölümünden sonra derlenerek Essays in Radical Empiricism (1912; Köktenci Deneycilik Üzerine Denemeler) başlığıyla yayımlandı.
Bu yazılarda savunulan temel düşünce, şeyler arasında onları birleştiren ya da ayıran ilişkilerin, en azından o şeyler kadar gerçek olduğu, işlevlerinin de gerçek olduğu, dolayısıyla dünyadaki çatışma ve uyuşmaları açıklamak için gizli bir temel aramanın gerekli olmadığıydı.
Bu deneyci görüş köktenciydi, çünkü o güne değin deneyciler bile metafizik bir temele inanıyordu. James’in yaklaşımı, İngilizce konuşulan ülkelerde yeni bir yaşam biçiminin odağına yerleşirken kara Avrupa’sında pek benimsenmedi. İngiltere’de F. C. S. Schiller, ABD’de Dewey ve okulu, Çin’de de Hu Shih yeni felsefenin sözcülüğünü üstlendiler. James 1907′de Harvard’da son dersini verdi.
Pragmatizm üzerine konferanslarını ilkbaharda, Columbia Üniversitesi’nde geniş bir dinleyici kitlesi önünde tekrarladı. Bu konferanslardan kısa süre sonra, Ox- ford’daki Manchester College’da Hibbert Konferanslan’nı vermesi için çağrı aldı. 1909′da A Pluralistic Universe (Çokçu Bir Evren) adıyla basılan bu konferanslar, aynı temel tutumları, Essay’den daha sistematik ve daha az teknik bir biçimde dile getiriyordu. James’in bu konferansları bazı dinsel inançlarını da sergiliyordu; ölümünden sonra yayımlanan Some Problems in Philo- sophy’deki (1911; Bazı Felsefe Sorunları) bazı ipuçları James’in bu inançları zamanla yumuşatma eğiliminde olduğunu göstermektedir.
Yeniden ülkesine dönen James, gitgide artan sağlık sorunlarına karşın, bir bölümü Some Problems in Philosophy’de. yayımlanan yazıları üzerinde çalışmaya koyuldu.
Pragmatizm üzerindeki tartışmayla ilgili yazılarını da toplayarak The Meaning of Truth (1909; Hakikatin Anlamı) adıyla yayımladı. Sonunda iyice hastalandı. İyileşmek amacıyla çıktığı Avrupa gezisinden sonra New Hampshire’daki evine çekildi, 1910′da orada öldü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder